Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.



 
AnasayfaAnasayfa  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
ForumMania Ana Sayfa

 

 Baba Koç İle Kızıl Kurt - Hikaye -

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
AgeonClash
Yönetici
Yönetici
avatar


Mesaj Sayısı : 1127
Doğum tarihi : 27/12/93
Yaş : 30
Nerden : ANKARA
Lakap : BaBa
Tuttuğu Takım : Baba Koç İle Kızıl Kurt - Hikaye - E4e3b5716ebbcc5ab03bddavb1
Ruh Halleri : Baba Koç İle Kızıl Kurt - Hikaye - Relax10
Kayıt tarihi : 14/09/08

PARA
PARA: Sınırsız$

Baba Koç İle Kızıl Kurt - Hikaye - Empty
MesajKonu: Baba Koç İle Kızıl Kurt - Hikaye -   Baba Koç İle Kızıl Kurt - Hikaye - Icon_minitimeCuma Ara. 18, 2009 3:00 am

Baba koç sürüden ayrılıp dere kenarına gitmiş. Bakmış
ki, bir yavru kurt su içiyor. Hemen bir ağacın arkasına saklanmış.
Yavru kurt su içtikten sonra baba koç ortaya çıkmış. Baba koçun sivri
boynuzlarını gören yavru kurt kaçmaya başlamış. Baba koç ilerdeki
kayaların arasında yavru kurdu sıkıştırmış. Çaresiz kalan yavru kurt
şöyle demiş: “ Ama baba koç, ben sana ne yaptım ki? Neden beni öldürmek
istiyorsun? Suçum neyse söyle de bileyim? “

Baba koç: “
Senin suçun kurt yavrusu olman. Belki şimdilik koyun sürülerine
saldıramıyorsun ama kısa bir süre sonra can almaya başlarsın. Kurt
milletini bilirim ben, acımasızca saldırırlar sürülere. Yıllardır ne
koçlar, ne koyunlar, ne kuzular parçalandı gözlerimin önünde. Şimdiye
kadar hep bizden gitti, bir de sizden gitsin. Öleceksin yavru kurt “
demiş.

Baba koçun üstüne doğru geldiğini gören yavru kurt: “ Senin yanlışın var baba koç. Kimseye zararım dokunmadı benim “ demiş.

Bunun üzerine baba koç bağırmış: “ Dokunmadı ama dokunacak. Sen de sürülere saldırıp can alacaksın. “

Yavru kurt: “ Baba koç, sen kendinle çelişki içindesin. Hem can
alanlara düşmansın, hem de can almak istiyorsun. Fikirlerin birbirini
tutmuyor. Sorarım sana beni öldürürsen katil olmayacak mısın? O zaman
sana ne derler: Katil baba koç. Haydi, şimdi gücün yeterse gel öldür
beni “ demiş. Yavru kurt, hoplayıp-zıplarken, baba koçun şaşkınlığından
faydalanıp kaçmış.

Baba koç tekrar sürüye dönmüş. Onu gören
Çoban Osman kaval çalmayı bırakıp: “ Ne haber, baba koç? Hiç sağına,
soluna bakmıyorsun? Bir selam vermek de mi yok? “ diye sormuş. “ Sen
benim kusuruma bakma be Osman Efendi. Öyle dalmış gidiyordum işte. “
“ Boş ver şimdi dalgıçlığı baba koç. Gel otur şöyle yamacıma. Söyle bakalım, nerelere gider, nerelerden gelirsin? “
“ Ha şu mesele. Biraz susamıştım da, dere kenarına gitmiştim. “
“ Eee, sonra? “
“ Sonrası gittim, döndüm işte. “
“ Onu biliyoruz gittin döndün ama canını sıkan her neyse oralarda bir
şeyler olmuş. Gözün dünyayı görmüyor. Haydi, anlat be baba koç, ne
olur, bak yalvarıyorum sana. Anlatıver gitsin, sen sıkıntıdan kurtul,
ben de meraktan. “
“ Aslında bir şey olmadı gibi, ama oldu gibi de. “
“ Yaşa be baba koç, kulaklarımı dört açtım seni dinliyorum. “
Baba koç olanları anlatmış. Yavru kurdu elinden kaçırdığı için
üzüntüsünün sonsuz olduğunu söylemiş. Çoban Osman ise, üzülmemesini,
olanları birkaç gün sonra unutacağını söyleyip, baba koçu teselli
etmiş.

Aradan iki yıl geçmiş. Bu sürede kurtların koyun
sürülerine saldırıları aralıksız devam etmiş. Önceleri küçük gruplar
halinde gelen kurtlar son bir yıldır sayıları yüzü bulan tek bir grup
halinde gelerek ölüm saçmaya başlamışlar. Bu kurtların başkanı kızıl
kurdun adını anmak, yüreklerde korku uyandırmaya yetiyormuş.

Kızıl kurt, çevredeki son koyun sürüsüne saldırı için, kurtlarına emir
vermiş: “ Söylediğim gibi, sadece baba koç sağ kalacak, diğer koyunlar,
çoban köpekleri ve çoban parça parça edilecek. Haydi kurtlarım,
hücum..”

Kurtlar tarafından sarıldıklarını gören Çoban
Osman’ın içi cız etmiş: “ Olacağı buydu, sonunda kızıl kurt bizi de
buldu. Ama mecburduk be, günlerdir ağılda kapalıydı koyunlar. Yeter ki,
kızıl kurttan uzak duralım, aç kalalım da canımız var olsun diyorlardı,
diyorlardı da, nereye kadar? Bir koyun kaç gün açlığa dayanır? Sonunda
birkaç saatliğine çıktık meraya ve yakalandık. Belki milyonda bir
kurtuluş şansımız var, ama bakarsın o milyonda bir şans bize güler.
Daha her şey bitmedi. “

Bu düşünceler birkaç saniyede Çoban
Osman’ın aklından geçmiş ve elinde tuttuğu tüfeğini kaldırıp tetiğe
basmış. Bir kurt cansız yere düşerken, sesten irkilen çoban köpekleri
ve koyunlar hemen savunma durumuna geçmişler. Meradaki tek ağacın
üstünde bulunan Çoban Osman bir yandan tüfeğini ateşlerken, diğer
yandan da sürüye komut vermeye başlamış. Ağacın dibinde kuzular,
kuzuların çevresinde koyunlar, koyunların çevresinde koçlar, koçların
çevresinde on tane çoban köpeği birer daire çizmiş. Çoban köpekleri,
dört bir yandan dalgalar halinde gelen kurtların üstüne kahramanca
atılmış. Korkunç bir savaş başlamış. Bu sırada aradan sıyrılan kurtlar
koçlarla burun buruna gelmiş. Koyunlar melemiş, kuzular meleşmiş. Çoban
köpeklerinin ölmesi kurtları galeyana getirmiş. Kurtlar, çığlıklar
atarak sürüye dalmış. Koçlar, koyunlar, kuzular birer birer parçalanmış
ve koca sürüden yalnızca baba koç kalmış. Çevresi kurtlar tarafından
sarılan baba koç, gözlerinin kararmasına, başının dönmesine karşın,
güçlükle ayakta duruyor, ama bazen dizlerinin üstüne düşerek kurtların
alaylarına hedef oluyormuş. Az sonra kızıl kurt ağır adımlarla karşıki
tepeden aşağı inerken, baba koç: “ Korktuğum başıma geldi. Kızıl kurt
yavru kurtmuş “ demiş içinden.

Kızıl kurt iki yıl önceki
yavru kurt olduğunu söylemiş ve şöyle demiş: “ Baba koç, eğer beni
yenersen kurtlarım sana dokunmayacaklar ve dağlara dönecekler. Benim
dişlerim varsa senin de boynuzların var. Yaşamın sana bağlı, kolla
kendini. “

Yorgun baba koç, ağzından köpükler saçarak gelen
kızıl kurdun ilk ataklarını güçlükle karşılamış. Geçen zaman baba koçun
yararınaymış ve sivri boynuzlarını kızıl kurdun karnına takan baba koç,
onu kaldırdığı gibi yere vurmuş. Kızıl kurdun cansız yere serildiğini
gören kurtlar çekip gitmişler. Daha sonra pek çok kurt avlayan fakat
kurşunlarının bitmesi üzerine çaresiz kalan Çoban Osman ağaçtan inmiş
ve perişan durumdaki baba koçu sırtına alarak birlikte köye dönmüşler.

Yazan: Serdar Yıldırım
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://forummania.eniyiforum.net
 
Baba Koç İle Kızıl Kurt - Hikaye -
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
 :: Genel :: Ünlü Şairler-Yazarlar-
Buraya geçin: